4 Nisan 2012 Çarşamba

Anahtar kutusu - Key box


İstanbul'da 5 günümün 4.sü de bitti. Her sabah erken saatte çıktım evden Taksim den Kadıköy'e vaktinde gidebilmek için. Bu NLP kursunun eğitimcisi ile ilk kez çalışıyorum. Çevirimi yaptım ama pekte eğlendim ve NLP öğretisi çok kafama yattı. Aslında birçoğumuzun bir şekilde içgüdüsel olarak bildiği, anladığı veya zaman içerisinde geliştirdiği tanımsız bir şeyin tanımlanmış hali. En azından ben kendim için öyle algıladım. Bütün bunları genç yaşlarımda öğrenmiş olsaydım hayatımı çok daha doğru, çok daha işlevsel ve tatminkar yaşayabilirmişim, bunu anladım. Kullandığımız kelimelerin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha öğrendim. Yani, sonuçta aynı anlamı veren 2 ayrı cümlenin, sadece kullandığımız kelimeleri ve/veya kurduğumuz cümlenin şeklini  değiştirmekle ne kadar farklı hissettirebileceğini öğrendim.

My 4th day of my 5 days in İstanbul has ended. I had to get out of the house early so as to be able to go from Taksim to Kadıköy on time. It's the first time that I've been working with this NLP trainer. I did my translation and I had a lot of fun. The NLP system made sence to me. Actually it's a definition of an undefined thing that most of us know, understand and develop subconsciously. At least that was so for me. If I had learned all these when I was young, I would have lived my life more full and content, this I understood. I learned that the language we use can be very powerful. 2 sentences, that lead us up to a meaning can make us and others feel very different by only changing our words and/or changing the structure of the sentence.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder